Kış sürüyor, virüsle mücadele de maalesef henüz bitmedi… Probiyotiklerin vücuttaki ana kumandayı devralması şart oldu. Sirkenin itibarı daha çok salatalardaki ekşi tattan ya da kötü şaraba yapılan yakıştırmadan ileri gelse de aslında sirkenin en çok öne çıkan yanlarından biri probiyotik deposu olmasıdır. Sirke türlü üretim yöntemleri ve çeşitleri olan ekşi bir fermantasyon ürünüdür. Bu ekşi tadın başrol oyuncusu “mycoderma aceti”, yani sirke bakterisi, alkolü özenle asetaldehite dönüştürür ve ortaya o keskin, ekşi meyve suyu çıkar. Farklı kimyasal tepkimelerin, meşakkatli bir mayalanmanın ve detaylı bir üretimin sonucudur. Kimilerine fazla ekşi gelir, kimileri tadını çok keskin bulur, kimileri de yemeklerde ısrarla limonu tercih eder onun yerine. Ancak faydaları say say bitmez.
Özellikle coronavirus ile mücadele ettiğimiz bu günlerde, sirke hem bağışlık güçlendirici özelliğiyle ön plana çıkıyor; hem de dezenfektan olarak kendine yeni bir kullanım alanı buluyor. Son zamanlarda virüse karşı korunmak isteyenlerin aklında yeni bir soru var: “Sirke virüsü öldürür mü?”. Sirkenin mikrop öldürücü özelliği olduğunu ve bizi hastalıklardan koruduğunu biliyoruz. Aynı şekilde sirke, dezenfekte etme özelliği ile bizi olası virüslerden de koruyor. Yemeklere koyabilir, gargara yönetimiyle ilaç niyetine kullanabilir ya da doğrudan temizlikte kullanabiliriz.
Sirkenin birçok çeşidi vardır. Sadece elma veya üzüm sirkesi değil; malt sirkesi, şeker kamışı sirkesi, hatta hindistan cevizi sirkesi bile üretilmektedir. Ancak tüm çeşitlerin içinde en özel olanı şarap sirkesidir. Alkolün içkiye dönüşecekken karar değiştirip yönünü çevirdiği yerde şarap sirkeleri vardır. Şarap sirkeleri alkol içermez; tüm alkol asetik aside dönüşür. Kilye’nin Gelibolu yarımadasındaki aile bağlarında özenle yetiştirdiği şarap sirkeleri doğal fermantasyon ile 12 saat meşe fıçılarda dinlendirilerek elde edilir. Eski zamanlardaki doğal ev yapımı sirkelerin lezzetini taşır. Hem beyaz hem kırmızı Kilye şarap sirkeleri salatalarda, soslarda ve marinasyonlarda kullanmak için çok idealdir. Ayrıca alkali diyet uygulayanlar için fermente içecek olarak da tüketilebilir.
Sirkenin bilinen diğer faydaları:
- Mikrop öldürücü etkisi ile hastalıklardan korunmamızı sağlar.
- İçerdiği probiyotiklerle bağışıklığı güçlendirir ve bağırsak hareketlerini düzenler.
- Metabolizmayı hızlandırır ve yağ yakmaya yardımcı olur.
- Antioksidan etkisi ile vücutta detoks etkisi yaratır.
- Kolesterolü düşürmeye yardımcı olur.
- Ağız bakterileriyle mücadele eder ve diş eti hastalıklarını önler.
- Tok tutar, kan şekerini dengeler ve kilo vermeye yardımcı olur.
Sirke yüksek asit içerdiğinden kullanırken dikkatli olmamız gerekmektedir. Fazla miktarda tüketimi yemek borusunu tahriş edebilir veya mide sorunlarının yaşanmasına yol açabilir. Aynı zamanda, eğer direkt tüketilecekse sirkeyi suyla seyreltmekte fayda var. Direkt içilmemeli, suyla veya diğer içeceklerin içinde tüketilmedir. 1 LT suya yaklaşık 1 çorba kaşığı kadar ilave edilebilir.
Probiyotik açısından zengin bu fermente sıvı, bize çok yönlü bir koruma sağlar. O yüzden sirkeye karşı önyargılıysak bir kez daha düşünmeliyiz. Hele ki böyle doğal ve lezzetli sirkelerle yemeklerimizi taçlandırabilecekken…
Keskin sirke küpüne zarar, ama Kilye sirkeleri her işe yarar!